25 Aralık 2013 Çarşamba

Ulan..

Ulan yazmayayım diyordum, ama insanda sinir bırakmıyorlar. Gezi olaylarında söyledik o kadar, gözünüzü açın dedik, göz göre göre yalan söylüyor dedik ama dinletemedik sesimizi. Yine kimse dinlemeyecek, ama yine de söyleyelim.

Bak kardeşim, sen öyle kefen giyip karşılamalara gidiyorsun ya.. Hani sen "dik dur eğilme, bu millet seninle" diyorsun ya.. Hah, sen onları söyledikçe, senin cebinden de birileri parayı götürüyor. Belki parti içindesin, belki onlar sayesinde iş buldun. Belki sen de birisinin hakkını yiyerek, kopya çektiğin sınavlarda devlette bir pozisyona yerleştin. Abdestinden emin olduğunu söyleyen başbakan, alenen birilerinin hakkının yendiği söylenen davada sırf iktidar uğruna birilerini kolluyor, koruyor. Sen ne yapıyorsun bu arada? Başbakanın söylediği abdest kelimesinden sonra kendinden geçiyor ve "aman ne müslüman başbakanımız var" diye seviniyorsun. Aç gözünü! Sana öğretilen müslümanlık nasıl bilmiyorum ama bana öğretilende kul hakkı yemek affedilir değil.

O kadar din diyanet peşindeydiniz, o çok saydığınız "hoca" bile artık "usta"nızın arkasında değil. İkisinin de derdinin din olmadığını hala anlamadınız ama. Size "abdest, namaz" derken, kendi tayfası milyar euro'luk rakamları telaffuz ediyordu. Ha bir de, sanki dinine laf etmişiz gibi, "para çalınmış" deyince "namazım tam" diye garip bir savunma yapıyor.

Az biraz gözünüzü açın da vicdanınızla düşünün.

Hiç yorum yok: